Google'ın talebi ile The Boston Consulting Group (BCG) tarafından ortaya koyulan 'Türkiye İnternet Ekonomisi Raporu' 2011'de internetin Türkiye ekonomisine 22 milyar TL katkı sunduğuna işaret ediyor. Bu rakam milli gelirin yüzde 1,7'sine denk geliyor ve pek çok sektörü geride bırakıyor. Rapor, ülkede internetten yararlanma oranına uyumlu olarak e-ticaretin de arttığını vurguluyor. Raporda şu saptamalara yer veriliyor: "Türkiye'de 20 senedir alan adı olarak '.tr' kullanılmaktadır. Ancak ülkede internet yeni benimsenmeye başlanmıştır. İnternet kullanımı; ilgi durumu, bölgelere ve yaş gruplarına göre ayrışmaktadır. Örneğin Türkiye'de şehirlerde internet erişim oranı yüzde 57 iken, kırsal alanlarda bu oran yüzde 26'da kalmaktadır. 2012'de Türkiye'de 16-24 yaş grubunun yüzde 68'i, 35-44 yaş grubunun yüzde 43'ü, 55-64 yaş grubunun ise yüzde 12'si internet'i kullanmıştır. 16-24 yaş grubunda erkeklerin yüzde 81'i internetten yararlanırken, bu oran kadınlar için yüzde 55'tir.
Türkiye'de internet kullanımında büyük bölgesel uçurumlar bulunmaktadır. Türkiye'de internet kullananların oranı (yüzde 47) Avrupa Birliği'nin altında (yüzde 71). 2007 ile 2012 döneminde internete erişimi olan hanelerin oranı 2 kattan daha fazla artarak yüzde 19,7'den yüzde 47,2'ye dayanmıştır. Yine aynı dönemde kullanıcı sayısı da 21 milyondan 36 milyona gelmiştir Türkiye'nin yaş ortalaması 29,7 olan 75 milyon nüfuslu bir ülke olması sebebiyle bu güçlü büyümenin devam etmesi beklenmektedir. Tüm internet kullanıcılarının üçte biri çalışma alanından, yüzde 16'sı ise internet kafelerden erişim yapmaktadır. Türkiye internet kullanıcıları haftada ortalama 38 saat online olmaktadır. Bu rakam BRICI ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Endonezya) gibi gelişmekte olan diğer ülkelerle aşağı yukarı aynı, ancak Birleşik Krallık (26 saat), Fransa (24 saat) ve Almanya (20 saat) gibi gelişmiş ekonomilerdeki ortalamalardan çok daha fazladır. Türkiye'de kullanıcılar, sosyal ağlarda da çok etkindir. Facebook, Google'ın ardından Türkiye'de en çok ziyaret edilen ikinci sitedir. Türkiye, 2012 Eylül ayı itibariyle neredeyse ülke nüfusunun yarısına denk gelen 31 milyon profil ile Facebook kullanıcı sayısı açısından dünyada yedinci ülkedir. İnternet kullanıcıları, muhtelif ihtiyaçları için webde bedelsiz olarak sunulan kapsamlı hizmetlerden faydalanmaktadır. Tüketiciler internete bu ücretsiz hizmetler ve e-ticaretin sunduğu imkânlar için değer vermektedir.
Tüketicilerin internete verdiği değer tüketici fazlası olarak bilinir. Bu tüketici fazlası Türkiye'de senede birey başı 600 TL'dir ve G-20 ülkelerinde yaklaşık 2.600 TL'dir. Bu da ülke çapında yaklaşık 18 milyar TL'ye veya milli gelirin yüzde 1,4'üne karşılık gelmektedir. Tüketiciler en çok e-mail, genel bilgi aramaları, finans ve yatırım aktivitelerine değer vermektedir. Türkiye nüfusunun yüzde 47'sinin İnternet kullanmasına rağmen perakende satışların yüzde 1'inden azı internetten yapılmaktadır. Bu çekincelerinin nedeni olarak ise kullanıcıların yüzde 27'si güvenliği, yüzde 17'si de gizlilik kaygılarını dayanak kılmıştır. Türkiye'de 3G aboneliği sayısı 2012 Mart ayında 34,9 milyona ulaşmıştır ki bu rakam nüfusun yüzde 47'sine denk gelmektedir. Akıllı telefonların adet olarak artışı mobil e-ticareti kolaylaştıracağından doğrudan online perakendeciliği büyüten bir faktör olacaktır. Ayrıca cep telefonlarının kırsal alanlarda da benimsenmesi, şehir ve kırsal alanlar arasında dijital uçurumu da daraltacaktır. Kırsal bölgelerde yaşayan nüfusun yüzde 28'i masaüstü veya dizüstü bilgisayara veya her ikisini elinde bulundururken (şehirlerde bu oran yüzde 72), yüzde 89'u cep telefonuna maliktir (şehirlerde bu oran ise yüzde 95). 2011'de internetin Türkiye ekonomisine yaklaşık 22 milyar TL veya milli gelirin yaklaşık yüzde 1,7'si kadar katkısı olduğunu tahmin edilmektedir. İnternet halen ananevi pek çok sektörden daha küçük olsa da sağlık, sosyal hizmetler ile madencilik gibi önemli sektörlerin seviyesine yaklaşmaktadır. 2011'de bu sektörlerin her birinin milli gelirde oranı yüzde 1,5'tir.
Toplam internet milli gelirinin yaklaşık yüzde 70'ini oluşturan tüketim, Türkiye internet ekonomisinin en büyük öğesidir. Bunların ilki perakende, e-ticarette 4,5 milyar TL tutarlı tüketici harcamalarıdır. Seyahat ve tüketici elektroniği kategorileri bu alanda en büyük harcamaları oluşturur. İkinci kısmı ise 11,4 milyar tutarlı internet servis sağlayıcıları (İSS) ve internet erişim aygıtları için yapılan harcamalar oluşturmaktadır. E-ticaretin erişim harcamalarına oranının bu kadar gerilerde olması, Türkiye'nin internet ekonomisinin gelişiminin daha ilk seviyelerinde olduğunu ortaya koymaktadır. Ancak internet ekonomisinin e-ticaret ile sınırlı olmadığını da unutmamak gerekir. Temel alışveriş çevrimdışı olsa da tüketiciler perakende ürünleri online olarak araştırarak İnternet'ten yararlanmaktadır ve bu şekilde harcanan tutar 2011 yılında yaklaşık 63 milyar TL'yi bulmuştur.
Özel sektör yatırımları İnternet milli gelirine 7 milyar TL katkı sunmaktadır. Türkiye'de internet ile ilgili devlet harcamaları 1,6 milyar TL'dir ve internet ekonomisinin yüzde 7'sini oluşturmaktadır. Türkiye reklam sektörünün yüzde 13,8'i artık online. Banner'lar, sponsorlu metin bağlantıları ve özel online reklamlar dahil online reklam alanı 2011'de yaklaşık 830 milyon TL ciro elde etmiştir. Türkiye internet kullanıcıları arasında interneti online oyunlar için kullananların oranı nispeten fazladır. 2011'in ikinci çeyreğinde Türkiye'de online oyun oynayanların sayısı dünya genelinde dördüncü sıradadır. Ayrıca Türkiye kullanıcıları arasında interneti dizinler ve kaynaklar için kullananların oranı tüm BRICI ülkelerinden büyüktür. 10 veya daha fazla elemanı olan şirketler ile yapılan bir araştırmaya göre firmaların yüzde 55'inin web sayfası vardır. Ancak Türkiye'de devletin internete katılımı, tüketici ve işletmelerden daha geridedir. Pek çok online perakende dalında fırsatlar vardır, ancak en büyük alanlar; giyim ve elektronik aletlerdir. Türkiye, aktif internet bankacılığı kullanıcısı sayısında sıradışı bir büyüme kaydetmiş; 2006'da 3 milyon olan rakam 2011'de 8 milyona ulaşmıştır. Aynı dönemde online olarak yapılan işlem payının yüzde 10'dan yüzde 25'e çıktığı tahmin edilmektedir. Çünkü bankacılık sektöründe, online bir işlemin maliyeti şubedeki maliyetin 15'te 1'idir."